11 Nisan 2008 Cuma

AKLA ZİYAN OLDUN

AKLA ZİYAN OLDUN
Sesim yetişmedi sana. Sustum. Yollar geçti ayaklarımdan yüzüme binlerce yüz çarptı. Çağından kovulmuş bir çocuk kadar dilsiz, henüz çözülememiş bir kitabe kadar yabancıydım oysa. Alınyazıma bir seni ekledim. Sen militan bir hünerle birikirken günlerime ben beceriksizce yürüyordum, sesimi bastırarak kan revan yüreğime. Dedim ya ben beceriksizdim. Hayat durmaksızın seni fısıldıyordu kulağıma. Ben dünyaya sana yenilmek için geldim.
Sesim yetişmedi sana. Hayallerime yakıştığın için sevdim seni, senin hiç duymadığın hayallerime. Artık ben gideceğim. Duymadığın sesimi sana emanet ederek, seninle başlayan tüm güzelliklere ideallerimi gömerek gideceğim. Yaşadığım zulümlere bir de yokluğunu ekleyerek... Ne vakit bir sessizlik duysan “beni hatırla” diyerek gideceğim.
Nereye gidersem gideyim seninle kalarak gideceğim. Bilirim ki sen katran gecelerin heyulası olarak yürüyeceksin toy çocuklara umut olmak aşkıyla. Ellerinde beyaz haberlerle yürüyeceksin. Zulmü taşa tutan o militan sabrınla dua olup yağacaksın bu metafiziksiz şehrin sokaklarına. Duam olup kalacaksın. Sevildikçe akla ziyan bir militan olarak...
Ve şimdi gecedir. Gözlerini katık edip hüznüme “mahzun bir derviş gibi, boyun büker giderim...” Fermanı ağır olur gecelerin. Çünkü çaya hüzün karışır, çünkü sevmek en çok geceleri ağrıtır.
Sesim yetişmedi sana. Ağır bir yazgı gibi aşkıma bürünerek gidiyorum bilmediğim uzaklara. Ve;
“Diyorum ki; gider oldum giderim yağmur beni ağlar şimdiden sonra.
Seni kuşatmayan bu özel sevda yalnız beni dağlar şimdiden sonra”
Gülümser KARABULUT

Hiç yorum yok: